Ana Sayfa Politika 4 Ağustos 2024 71 Görüntüleme

DEM Parti Eş Genel Başkanları Gezi Tutuklularını Ziyaret Etti

DEM Parti Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan, Gezi Davası tutuklularını ziyaret ettikten sonra Bakırköy Kadın Cezaevi önünde "Özgürlüğe Ses Ver" eylemine katılarak cezaevlerindeki baskıları ve tecrit uygulamalarını protesto ettiler

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan, Gezi Davası tutukluları Çiğdem Mater ve Mine Özerden’i Bakırköy Kadın Cezaevi’nde ziyaret etti. Ziyaretin ardından, cezaevi önünde her pazar günü düzenlenen “Özgürlüğe Ses Ver” eylemine katıldılar.

Tutuklu Aileleriyle Dayanışma Mesajı

Burada bir konuşma yapan Tülay Hatimoğulları, şunları söyledi: “Tutuklu ailelerimizle dayanışmak için buradayız. Değerli basın emekçileri, değerli Barış Anneleri, tutsak aileleri ve yakınları hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Bizler bugün ve yarın Gezi Davası’nda tutuklanan değerli arkadaşlarımızı ziyaret ediyoruz. Bugün Bakırköy Kadın Cezaevi’nde Çiğdem Mater ve sevgili Mine’yi ziyaret ettik. Ama Gezi ile ilgili açıklamamızı yarın Silivri Cezaevi’ndeki ziyaretimizi de gerçekleştirdikten sonra orada yapacağız.”

Cezaevlerindeki Baskılar ve Tecrit Uygulamaları

Hatimoğulları, cezaevlerindeki baskılara dikkat çekerek, “Değerli ailelerimiz, cezaevlerinde devam eden baskılar, cezaevlerinin adeta bir işkencehaneye dönüşmesini protesto etmek amacıyla her pazar günü olduğu gibi bugün de burada bulunuyorlar, açıklama yapıyorlar, yetkililere sesleniyorlar, taleplerini iletiyorlar. Bizler de bugün Türkiye’nin asli gündemlerinden biri olan cezaevleri sorununu bir kez daha gündeme taşımak üzere ve burada bulunan tutuklu ailelerimizle dayanışmak için iki eş başkan olarak bu açıklamaya katıldık” dedi.

“İmralı’daki Tecrit Bir An Önce Son Bulmalıdır”

Hatimoğulları, İmralı’daki tecrit uygulamasına değinerek, “Bugün cezaevlerinde yaşananlar 1980 dönemindeki askeri cunta döneminin hapishanelerine tıpatıp benzemektedir. Bugün dışardaki sıkı yönetim uygulamalarının aynısının cezaevlerinde devam ettiğini biliyoruz. Kürt sorununun demokratik ve barışçıl yöntemlerle çözülmesinin önünde oluşturulmuş olan tecridin ve bariyerin ne kadar güçlü durduğunu görüyoruz. Biz buradan bir kez daha çağrımızı yineliyoruz. Bugün İmralı’daki tecrit bir an önce son bulmalıdır” ifadelerini kullandı.

“Hasta Mahpusların Durumları Yeniden Gözden Geçirilmeli”

Cezaevlerindeki hasta mahpusların durumuna da dikkat çeken Hatimoğulları, “Bugün hasta tutsaklar cezaevlerinde en ağır koşullarda bulunduruluyorlar. ATK’ya başvuranlar sürekli geciktiriliyor. ATK, mevcut iktidarın adeta cezalandırma müeyyidesinin bir parçası halinde olan açıklamalar ve raporlar veriyor” dedi.

Bakırhan: “Türkiye’deki Cezaevleri Demokrasinin Olmadığının En İyi Göstergesidir”

Tuncer Bakırhan da yaptığı konuşmada, Türkiye’deki cezaevlerinin durumuna değinerek, “Ben de buraya gelen bütün aileleri, Türkiye’nin en temel sorunu olan cezaevleri sorununu dile getiren, bıkmadan yorulmadan her hafta burada bulunan kadın arkadaşları ve tüm arkadaşları saygıyla selamlıyorum. Sizin şahsınızda cezaevinde bulunan bütün tutsaklara da selam, saygı ve sevgilerimi gönderiyorum. Bir ülkede demokrasi ve özgürlüklerin olup olmadığını anlamanın en iyi yolu cezaevlerine bakmaktır” ifadelerini kullandı.

“Kürt Meselesinin Çözümü İçin Muhatapları ile Oturun, Tartışalım”

Bakırhan, Kürt meselesinin çözümüne ilişkin de şu ifadeleri kullandı: “Kürt meselesi Türkiye’nin en temel meselesidir. Kürt meselesinin çözümünün en büyük aktörlerinden birini İmralı Cezaevi’ne koymuşsunuz. Sayın Abdullah Öcalan diyor ki Kürt meselesini diyalogla, müzakereyle çözelim. Niye çözmüyorsunuz? Diyalog ve müzakere bu ülkeyi bölmez.”

“İşkenceyi ve Tecridi Ortadan Kaldıracağımıza İnanıyoruz”

Bakırhan, konuşmasını şu sözlerle tamamladı: “Her hafta buraya gelen bütün arkadaşlarımızı, onurlu insanlarımızı, kadınları, yoldaşlarımızı saygıyla selamlıyorum. Çok onurlu, çok değerli bir iş yapıyorsunuz. Emin olun o içerideki insanların sesi, soluğu olduğunuz için dünyanın en mutlu, en onurlu insanları sizlersiniz. Buna hep birlikte devam edeceğiz. Bu vahşeti, bu işkenceyi, bu tecridi, cezaevindeki infaz yakmaları, insanlarımızı orada öldüren bu işkenceci anlayışı ortadan kaldıracağımıza inanıyoruz.”

(Haber Merkezi)

Yorumlar

Yorumlar (Yorum Yapılmamış)

Yazı hakkında görüşlerinizi belirtmek istermisiniz?

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Hazır Site by Uzman Tescil webmaster