Rojan MAMO
Yüzde 55 oy alarak Van Büyükşehir Belediyesi Başkanı olarak seçilen Abdullah Zeydan’ın memnu haklarının geri alınması gerekçe gösterilerek Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından AK Parti adayına mazbatanın verilmesi Diyarbakır’da protesto edildi.
İl seçim kurulu önünde mazbata almak için bekleyen DEM Parti Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanları da mazbata alamadı. AK Parti’nin itirazları nedeniyle mazbatalar için 7 Nisan olarak tarih verildi.
İl Seçim Kurulunda toplanan DEM Partililer buradan yürüyüş yaparak Rojava Parkında Amed Emek ve Demokrasi Platformunun yapacağı basın açıklamasına katılmak istedi. Yürüyüş yapmak isteyen gruba polis müdahale etti. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanları ve DEM Parti milletvekilleri polis ablukasına alındı.
Uzun süren görüşmenin ardından araçla Rojava Parkına gidilmesine karar verildi. Belediye Eş Başkanları ve DEM Parti milletvekilleri ablukadan çıkarıldı. Ablukaya tepki gösteren 3 vatandaş gözaltına alınarak alandan uzaklaştırıldı.
Polislerin müdahale ettiği bir gencinde kolu kırıldı.
Ardından dağılan grup Amed Emek ve Demokrasi Platformu’nun Rojava Parkında düzenlediği basın açıklamasına katıldı.
Amed Emek ve Demokrasi Platformu adına basın açıklamasını Baver Babür okudu.
Amed Emek ve Demokrasi Platformunun basın açıklamasında ise şu ifadeler yer aldı;
“31 Mart yerel seçim süreci, seçim yasaklarını yok sayan faaliyetler, seçim günü yaşanan antidemokratik uygulamalar ve hukuksuzluklar, halkın iradesini yok sayan uygulamalar eşliğinde tamamlanmıştır. İktidar ve muhalefet partileri açısından başından sonuna eşitsiz ve adaletsiz koşullarda gerçekleşen yerel seçim süreci siyasi iktidarın merkezi ve yerel politikalarına güçlü bir itiraz şeklinde sonuçlanmıştır. Toplumun önemli bölümü açısından geleceğe yönelik en küçük olumlu beklentilerin bile ‘tek adam rejimi’ politikalarıyla birer birer yok edildiği koşullarda yapılan yerel seçimler seçim sürecinde ve sonrasında yaşanacak ekonomik ve siyasi gelişmeler açısından ilk sonuçlarını vermeye başlamıştır. Yıllardır her fırsatta ‘milli irade’ vurgusu yapan siyasi iktidar, 31 Mart seçimlerinde onlarca merkezde kolluk güçlerini ‘taşımalı seçmen’ olarak kullanarak seçim sonuçlarını doğrudan etkilemiş ve halkın yöneticilerini özgürce seçme iradesine büyük bir gölge düşürmüştür. Hilvan’ da seçim sandıkları yakılırken, binlerce kayyum seçmen aracılığıyla iradeleri gasp edilen Şırnak halkının itirazları değerlendirmeye alınmıyor. Yurttaşların temel hakkı olan Seçme ve Seçilme Hakkı yargı ve Yüksek Seçim Kurulu eliyle bir kez daha gasp ediliyor”
Seçim öncesi planlanmış bir operasyonla halkın iradesine pusu kuruldu
Bugün, daha 31 Mart yerel seçimlerinin üzerinden 2 gün geçmeden, seçim öncesi planlanmış bir operasyonla, Adalet Bakanlığı eliyle halk iradesine pusu kurulduğunu öğrendik. Adaylık başvuru sürecinde yasaların aradığı tüm şartları taşıyan ve Yüksek Seçim Kurulu tarafından yapılan tüm incelemeler sonucu seçilmesi önünde hiçbir engel bulunmayıp, adaylık başvurusu kabul edilip aday olan Van Büyükşehir Belediye Eş Başkan adayı Abdullah Zeydan, Van halkının yerel seçimdeki demokratik tercihleri ve helal oylarıyla, oyların %56’sını alarak Van Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı seçilmiştir. Ancak bugün öğrendik ki; 29 Mart 2024 Cuma günü mesai bitimine beş dakika, seçime iki gün kala Adalet Bakanlığı idari bir karar ve yazıyla, 2022 yılında memnu haklarını alan ve tüm yasal denetimlerden geçen Zeydan’ın memnu haklarına itiraz edip daha önce verdiği memnu haklarını AKP’NİN yargıya talimat vermesi ile geri almıştır.
Memnu haklarının iadesini kabul kararını veren aynı mahkeme, aldığı kararı çiğnemiş ve hukuk güvenliği hakkını yok etmiştir. Bugün Van’da gerçekleşen yerel seçimlerde seçimi büyük farkla kaybeden AKP’nin Yüksek Seçim Kurulu’na bu gasp üzerinden başvurup mazbatayı almak istemesi ve Van İl Seçim Kurulu’nun mazbatayı AKP Belediye Başkan Adayı’na vermesi bu halk iradesi gaspının daha önceden planlandığını ve organize edildiğini net bir şekilde ortaya koymaktadır.
Yüksek Seçim Kurulu’na çağrıda bulunuyoruz; bu halk iradesi gaspına ve haksızlığa ortak olmayın
Demokrasileri var eden temel ilke halk iradesine saygı duymaktır. Seçim öncesinde siyasal iktidarı bir daha bu yanlışa düşmemesi konusunda uyarmıştık ve barış içinde bir arada yaşama fikrini, demokratik hukuk devleti idealine olan inancı da tümden ortadan kaldıran bu hukuk dışı uygulamaları asla kabul etmediğimizi ve seçim sonrası yaşanacak olası bir kayyum uygulamasını kabul etmeyeceğimizi ifade etmiştik. Ancak daha seçim yapılmadan irade gaspı hazırlığına başlamak tümden Van halkının iradesini tanımamaktır. Bağımsız ve tarafsız olmak zorunda olan Yüksek Seçim Kurulu’na çağrıda bulunuyoruz; bu halk iradesi gaspına ve haksızlığa ortak olmayın diyoruz. Alınan bu yanlış karardan derhal geri dönün.
Buradan bir kez daha siyasi iktidara ve bağımsız olması gerekirken AKP’nin organı haline gelen yargıya sesleniyoruz. Seçme ve seçilme hakkına yönelik bu açık müdahale, halkın özgür iradesini gasp etmektir, açık bir şekilde halk iradesine yapılmış sivil bir darbedir. Bu irade gaspı toplumun demokrasi inancını ortadan kaldırmaktır, bu toplumun bir arada yaşama umuduna darbe vurmaktır. Bir an önce bu hukuksuz ve düşmanca yaklaşıma son verin, başta Van halkı olmak üzere Kürt halkının sandığa yansıyan özgür iradesini tanıyın. Ülkeyi karanlığa sürüklemeyin.
Amed Emek ve Demokrasi Platformu olarak, bu irade hırsızlığına karşı başta hukuktan ve demokrasiden yana olan tüm siyasi partileri ve demokratik kamuoyunu halk iradesini savunmaya çağırıyoruz. AKP-YARGI-YSK darbesini kabul etmeyeceğiz”
Oturma eylemleri yaparak protestosunu sürdüren grup daha sonra eylemi sonlandırdı.
