Bugün sabaha karşı Ankara ve İstanbul’da düzenlenen ev baskınlarında 7 gazeteci gözaltına alındı.
Ankara’da yapılan ev baskınında Mezopotamya Ajansı (MA) muhabiri Mehmet Aslan gözaltına alınırken, İstanbul’da yapılan ev baskınlarında MA muhabiri Esra Solin Dal, Yeni Yaşam Gazetesi çalışanı Enes Sezgin ile gazeteciler Saliha Aras, Yeşim Alıcı, Beste Argat Balcı ve Şirin Ermiş gözaltına alındı.
Dün gece saatlerinde Stêrk TV ve Medya Haber TV’nin Belçika’da bulunan haber merkezi stüdyolarına gece saatlerine polis baskını gerçekleştirildi.
DFG: Bu Saldırılar Özgür Basın Emekçilerini Yıldıramaz
Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG), gazetecilerin gözaltına alınması ve Belçika’da düzenlenen polis baskınına ilişkin basın açıklamasında bulundu. “Bu Saldırılar Özgür Basın Emekçilerini Yıldıramaz” başlığıyla yayınlanan açıklamada şu ifadeler kullanıldı;
“Bugün yine gazetecilere ve basın kurumlarına yönelik gözaltı operasyonu ile uyandık. Stêrk TV ve Medya Haber TV’nin Belçika’da bulunan haber merkezi stüdyolarına gece saatlerine polis baskını gerçekleştirildi. Gerçekleşen baskında her iki TV kanalının birçok materyaline el konuldu. Avrupa’da gerçekleşen bu operasyonun yanı sıra, yine Özgür Basın çalışanlarına dönük sabah saatlerinde İstanbul ve Ankara’da da gözaltı operasyonları yapıldı. Ankara’da yapılan ev baskınında Mezopotamya Ajansı (MA) muhabiri Mehmet Aslan gözaltına alındı. İstanbul’da yapılan ev baskınlarında ise MA muhabiri Esra Solin Dal, Yeni Yaşam Gazetesi çalışanı Enes Sezgin ile Özgür Basın emekçileri Saliha Aras, Yeşim Alıcı, Beste Argat Balcı ve Şirin Ermiş gözaltına alındı”
Düşünce ve ifade özgürlüğü ile her zaman kendini öven Avrupa’da gerçekleşmesi kaygı verici
Öncelikle, Kürt Gazeteciler Günü olan 22 Nisan tarihinden bir gün sonra Kürt basın-yayın kurumlarının ve Kürt gazetecilerinin bir kez daha hedef alınmasını tesadüfi bir durum olarak görmediğimizi belirtmek isteriz.
Aynı şekilde bu operasyonları siyasal süreçten bağımsız ele almak da bir yanılgı olur. Öyle görünüyor ki 31 Mart yerel seçimlerinden ortaya çıkan tabloyu hazmedemeyen siyasal iktidar siyaseten yaşadığı tıkanıklığı bir kez daha Kürt halkına yönelerek aşmayı planlıyor. Bunun ilk ayağı da her zaman olduğu gibi Özgür Basın çalışanlarına ve medya organlarına yönelmek oldu. DFG olarak Belçika, Ankara ve İstanbul’da basın medya organlarına ve özgür basın çalışanlarına yönelik gerçekleşen operasyonları şiddetle kınıyoruz.
Gazetecilik faaliyetlerine yönelik gerçekleşen saldırıların Avrupa’ya kadar uzanması, düşünce ve ifade özgürlüğü ile her zaman kendini öven bir Avrupa ülkesinin bugün meslektaşlarımızı hedef alan saldırılara payende olması bizler için kaygı verici bir durumdur. Bu aynı zamanda Avrupa’nın demokrasi, düşünce ve ifade özgürlüğüne yaklaşımının tartışmaya açık olduğu anlamına da geliyor. Bu doğrultuda; gerçekleşen operasyonlar karşısında sessiz kalmayacağımızın altını çizmek istiyoruz.
Gazetecilere dayanışma çağrısı
Şunun bilinmesini isteriz ki; savaş politikaları başta olmak üzere demokrasi ve özgürlükleri hedef alan tüm politikaları gazetecilik faaliyetlerimizin kutsal bir gerekliliği olarak teşhir etmeye, toplumu hakikatle buluşturmaya devam edeceğiz. İktidar odaklarına sesleniyoruz; bilin ki bu saldırılar özgür basın emekçilerini yıldıramaz. Artık bu tarz yönelimlerden vazgeçin.
Bu nedenle gözaltına alınan meslektaşlarımızın derhal serbest bırakılmasını talep ediyor, gerçekleri açığa çıkarma mücadelesi yürüten tüm gazeteci arkadaşlarımızla dayanışma çağrısı yapıyoruz.”
(Haber Merkezi)