Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi ve TTB İnsan Hakları Kolu, mahpusların sağlık hakkına erişimi konusunda yazılı bir açıklama yaparak, Gezi Davası mahpusu Tayfun Kahraman’a uygulanan onur kırıcı ve kötü muamelenin kabul edilemez olduğunu vurguladı. TTB, kronik rahatsızlığı olan Kahraman’a yapılan bu muamelenin sorumluları hakkında yasal işlemlerin derhal başlatılması gerektiğini belirtti.

Meriç Demir Kahraman’ın sosyal medya açıklamasına göre, Tayfun Kahraman, 29 Ağustos’ta MS hastalığı nedeniyle rutin nöroloji kontrolüne giderken, kendisine eşlik eden kolluk güçleri tarafından kötü muameleye maruz kaldı. Bileklerindeki kelepçe kan akışını durduracak şekilde sıkılmış, bu da fiziki zarar vermiştir; Kahraman’ın uyarısına rağmen kelepçeler daha da sıkılarak bileklerinde yaralar oluşmasına neden olmuştur.

Kafes tipi ring araçları ve kelepçeli muayene

TTB tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Tutuklu ve hükümlülerin sağlık ve yaşam hakkı tüm yurttaşlar gibi devletin sorumluluğundadır.

Mahpusların muayenesi sırasında kolluk kuvvetinin muayene odasında bulunması ya da muayenenin kişi kelepçeli iken gerçekleştirilmesi, özgürlüğünden alıkonulmuş bu kişilerin yaşadığı sağlık hakkı ve kötü muamele yasağı ihlallerinin başında gelmektedir.

Mahpusların sağlık hakkına erişmesinin önündeki önemli engellerden biri de hastaların sağlık kuruluşlarına götürülürken kafes tipi ring araçlarında uzun süre ve kelepçeli olarak bekletilmeleridir.

Özgürlüğünden alıkonulmuş kişinin sağlık hizmeti almak isteyen diğer hastalar gibi mahremiyetine saygı gösterilen bir ortamda, insan onuruna yakışır bir şekilde muayene ve sağlık hizmeti alma hakkı vardır. Kelepçe gibi sadece mahpusların nakillerinde, güvenlik güçlerinin kullandığı kısıtlayıcı bir aracın muayenenin bir parçası olması hekimlik uygulaması için asla kabul edilemez.

Kolluk güçleri eşliğinde ya da kelepçe ile muayene yöntemine başvurmak ulusal ve uluslararası mevzuat gereğince ve hekimin mesleki etik ilkeleri çerçevesinde bir ihlal sebebidir. Mahpusların sağlığa erişmesi önündeki engeller nedeniyle yapılan başvurular üzerine TTB; diğer insan hakları örgütleriyle birlikte defaatle bu konuda açıklamalarda bulunmuş, özgürlüğünden alıkonulmuş kişilerin sağlık hakkı ile ilgili tutum belgesi* hazırlayarak tüm kurumlara iletmiştir ancak insanlık onurunu zedelemeye yönelik bu kötü muamele ısrarla sürdürülerek hukuk tanımaz bir tutum sergilenmektedir.

Gezi Davası tutuklusu Tayfun Kahraman’a, kronik rahatsızlığı da olmasına karşın, uygulanan onur kırıcı ve kötü muamelenin kabul edilemez olduğunu, sorumlular hakkında yasal işlemlerin derhal başlatılması gerektiğini kamuoyuna duyururuz”

(Haber Merkezi)