Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, seçim çalışmaları kapsamında Cihanbeyli’de halk buluşmasına katıldı.
Halk buluşmasında konuşan Hatimoğulları, ” Bu bölgede, Kürt ve Türk halkının ortak yaşamının çok önemli bir deneyimi ve pratiği vardır. Bütün provokasyonlara rağmen, Dedeoğlu ailesine yönelik katliam gibi provokasyonlara rağmen, Türk ve Kürt halkı Konya’da el ele vermeye ve ortak yaşamı kurmaya devam etmiştir” dedi.
Konuşmasına Faik Candan ve sürgünde katledilen Nagihan Akarsel’i anarak başlayan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları sözlerine şöyle devam etti;
“Yine bu toprakların bağrından çıkmış, İç Anadolu Kürtlerinden olan, buranın mücadelesini büyük bir onurla taşıyan Murat Bozlak’ı saygıyla anıyorum. Leyla Güven’e de buradan selam ve sevgilerimizi zılgıtla iletelim mi? Siyaseten elimizi bükemeyenler, kumpas davalarıyla elimizi bükeceklerini zannedenler şu an seçilmişlerimizi, eş genel başkanlarımızı, emektarlarımızı, yoldaşlarımızı cezaevlerinde siyasi rehine haline getirmişler. Buradan bir kez daha, Kobanî Kumpas Davasında haksız ve hukuksuz şekilde yargılanan Figen Yüksekdağ’a, Sebahat Tuncel’e, Gültan Kışanak’a, Ayla Akat Ata’ya ve Selahattin Demirtaş’a selamlarımızı gönderiyoruz.
Provokasyonlara rağmen Türk ve Kürt halkı Konya’da ortak yaşamı kurmaya devam etmiştir
İç Anadolu’da yüzyıllardır yaşayan Kürt kardeşlerimiz, Türk kardeşlerimiz ile beraber barış ve huzur içinde ortak bir yaşamı tesis etmiştir. Bu bölgede, Kürt ve Türk halkının ortak yaşamının çok önemli bir deneyimi ve pratiği vardır. Bütün provokasyonlara rağmen, Dedeoğlu ailesine yönelik katliam gibi provokasyonlara rağmen, Türk ve Kürt halkı Konya’da el ele vermeye ve ortak yaşamı kurmaya devam etmiştir. Bundan dolayı sizlere sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Newroz ateşini 31 Mart seçimlerinde sandıklara taşıyacağız
Seçim kampanyamız Türkiye ve Kürdistan’ın dört bir yanında devam ediyor. Sizler de bu çalışmanın birer parçasısınız. 8 Mart’ta büyüttüğümüz dirençle bizler Newroz alanlarını doldurduk. Türkiye ve Kürdistan’da, Ortadoğu’da ve Avrupa’nın dört bir yanında milyonlarca insanın meydanlarda barış mesajı verdiği ve güçlü, umutlu ve dirençli katılımın olduğu bir Newroz sürecini yaşadık. Bizlere bu coşkuyu, bu umudu yaşatan değerli halklarımıza, emek veren bütün arkadaşlarımıza, kar kış demeden katılım sağlayan milyonlara sizlerin huzurunda sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz. 8 Mart’ın mücadele ruhuyla çıktığımız yolda, Demirci Kawaların zalim Dehaqlara karşı geliştirdiği Newroz ateşini 31 Mart seçimlerinde sandıklara taşıyacak mıyız?
Ey AKP, sen halkların düşmanı bir partisin ve biz seni sandıklara gömeceğiz
Bizleri yok sayanları, irademize kayyım atayanlara, seçme ve seçilme hakkımızı elimizden alanları, bizleri yolsuz, susuz ve kaldırımsız bırakanları, kayyım sistemini Kürt halkı başta olmak üzere bütün halklara karşı bir işkence rejimine dönüştürenleri 31 Mart seçimlerinde sandıklara gömecek miyiz hep beraber?
Cumhurbaşkanı Yardımcısı çıkmış diyor ki AKP Kürt’ün partisidir. Bu kocaman bir yalan! AKP sadece kendisine biat eden bir avuç yandaş ve sermayedara devletin ve belediyelerin bütün kaynaklarını peşkeş çeken, kasaları boşaltan, borçsuz aldığı belediyeleri borç batağına sürükleyen, halklara düşman bir partidir.
Bugün gidip Kürdistan’da Kürtçe müzik çalanlar ya da “1 Nisan’dan sonrasını hele bir bekleyin belki bir şeyler olur Kürt sorunu ile ilgili” diyenler; yani AKP ve ortakları, Ankara’da bizler Dünya Anadil Gününde kendi anadillerimizde selamlama yaptığımızda mikrofonları kapatarak sesimizi kesmişti. Buradan diyoruz ki; sen halkların partisi olamazsın ey AKP, sen halkların düşmanı bir partisin ve seni sandıklara gömeceğiz.
AKP sahaya insin de işçinin, yoksulun tepkisini görsün
Neler çektiğinizi, yaşanan ekonomik krizde yoksulluğun ne kadar tavan yaptığını en iyi siz biliyorsunuz. Sebze halindeki esnafın anlatımlarından size bir örnek vereyim. Iskarta meyve sebzeyi eve götürüp çocuğuna yemek yapmak için bekleyen kadınların sayısındaki artışı hayatları boyunca görmediklerini söylüyorlar. İşte AKP, bizi 22 yıllık iktidarı döneminde açlığa ve yoksulluğa mahkum etti. Emekliyi açlığa ve yoksulluğa mahkum etti. Şimdi promosyon yalanlarıyla, özel bankaların bir sefere mahsus vereceği küçücük rakamlarla seçimden önce emeklinin oyuna talip olacağını zannediyor AKP. Sahaya bir insinler de emeklinin tepkisini görsünler, işçinin ve yoksulun tepkisini görsünler. Sözüm ona “Nas” yüzünden faizi artırmayacağını söyleyenler, faiz oranlarını yüzde 50’ye çıkardı. Buradan bir kez daha diyoruz: Ey AKP, emeklinin sakın ha sakın oyunu istemeye kalkışma; işçinin, emekçinin, kirasını ödemeyenlerin, barınamayanların, aç ve susuz kalanların, iftar yemeğini bile doğru düzgün sağlayamayanların oylarına talip olamazsın. İşsizler, yoksullar, açlar 31 Mart’ta seni sandığa gömecek!
Belediyeyi şeffaf bir şekilde sizlerle birlikte yöneteceğiz
Değerli halkılarımız, sevgili kadınlar, sevgili gençler, DEM Parti’nin belediyecilik anlayışı demokratiktir, halkçıdır. Belediyelerimizin kapısı yurttaşın yüzüne asla kapanmayacak, belediye meclis toplantılarını siz değerli halkımız ile birlikte yapacağız. Cihanbeyli halkı, Kulu halkı yönetime gelecek, yönetimle birlikte toplantılara katılacak. Siz denetleyeceksiniz belediye yönetimini. Şeffaf bir şekilde, demokratik bir şekilde sizlerle birlikte yöneteceğiz. 30 yıllık belediyecilik deneyimimize baktığınız zaman nasıl halka hizmet ettiğimizi zaten görürsünüz. Şundan emin olun ki halkın ihtiyacı olan temiz su, yol, kaldırım ve altyapı en iyi şekilde sağlanacak. Halkın ihtiyacı olan kültür-sanat faaliyetleri en iyi şekilde sağlanacak. Herkes kendi anadiliyle rahatlıkla o belediyelerden hizmet alacak. Burası da öyle, Cihanbeyli de öyle, Kulu da öyle, Konya da öyle olacak.
Kadınlar için istihdam alanları yaratacağız
Biliyorsunuz DEM Parti bir kadın partisidir. Bütün saldırılara rağmen eş başkanlık ve eşit temsiliyetten asla ödün vermedik, vermeyeceğiz. Türkiye’nin, Kürdistan’ın dört bir yanında eş başkanlık sistemimizi bu yerel seçimlerde de bir kez daha dosta da düşmana da gösterdik. Bizim belediyecilik anlayışımızda kadınlara hizmet etmek, kadınlarla ortak mücadeleyi büyütmek vardır. Yapacağımız ilk iş de Kadın Daire Başkanlığını en iyi şekilde kurarak işletmektir. Başkanlığa bağlı olarak birçok kadın kurumu da oluşturacağız. Kadınların sağlık, hukuk ve sosyal anlamda danışmanlık alabilecekleri merkezler kuracağız. Kadınlar için iş edindirme kursları açacağız ve istihdam alanlarını hep birlikte siz kadınlarla yaratacağız. Biz kadınlar bu toplumun yarısıyız ama siyasette de sosyal hayatta da dezavantajlı konumdayız. Kadın Eş Başkanımızın öncülüğünde bütün bunları hep beraber yapmaya hazır mıyız?
Kedilerin trafoya girmesini engellemek için oylarımıza sahip çıkacağız
Değerli arkadaşlar, iki konuda dikkatinizi çekmek istiyorum. AKP, kayyım rejiminin ne kadar yıprandığının farkında olduğundan, bu sefer kayyım seçmen politikasına gitti ve seçmen kaydırdı. Özellikle Türkiye’nin batısındaki kentlerde iş, okul ya da herhangi bir saikle bulunan ama oyu bölgede olan seçmenlerimizin bölgeye gitmesini sağlamak üzere il ve ilçe örgütlerimiz bir çalışma yürütüyor. Bu çalışmaya siz de katılın lütfen. Telefon rehberinizi tarayın, tanıdıklarınız arasında durumu bu şekilde olanlarla görüşün ve onların kendilerine en yakın ilçe binamıza başvurmalarını sağlayın. İkinci bir konu da seçim günü sandıkları korumak. Biliyorsunuz bu iktidar çalmadan çırpmadan duramıyor. Ya kasayı çalacak ya devletin, halkın parasını çalacak ya da oylarınızı çalacak. Çünkü bu iktidarda çalma hastalığı yerleşik olmuş, vazgeçemiyor. Peki biz de kedilerin trafoya girmesini engellemek için, oylarımıza sahip çıkmak için, belediye eş başkan adaylarımıza sahip çıkmak için, Cihanbeyli’ye sahip çıkmak için sandıklarımıza sahip çıkacak mıyız hep beraber?
Özgürlükçü bir belediyecilik anlayışı için DEM Parti ağacına mührümüzü basalım
DEM Parti’ye neden oy vermeliyiz? Mevlana’nın dediği gibi “ne olursan ol gel” diyen bir anlayışa sahip olduğu için; bütün halklara ve inançlara eşit bir şekilde ev sahipliği yaptığı için; ne olursak olalım DEM Parti çatısı altında birleşebildiğimiz için DEM Parti’ye oy vereceğiz. Savaşa ve sefalete hayır demek için DEM Parti’ye oy vereceğiz. Açlığa ve yoksulluğa dur demek için DEM Parti’ye oy vereceğiz. Savaşın durması için, Newroz’da halkımızın yükselen barış talebinin bütün Türkiye’de ve dünyada duyulması için DEM Parti’ye oy vereceğiz. Kadınların eşit bir şekilde yaşama ve siyasete katılması için DEM Parti’ye oy vereceğiz. Göç etmek zorunda kalan, umudunu kaybetmiş gençlerimizin umudu olmak için DEM Parti’ye oy vereceğiz. Savaşsız, sömürüsüz demokratik bir Türkiye için, demokratik bir cumhuriyeti hep beraber hep beraber kurabilmek için DEM Parti’ye oy vereceğiz. Kürt halkının haklarını alması için, ortak yaşam için, farklılıklarımızla bir arada demokratik bir cumhuriyette yaşayabilmek için DEM Parti ağacına hep birlikte mührümüzü basacak mıyız? Adil bir yönetim, şeffaf bir belediyecilik anlayışı için DEM Parti ağacına mührümüzü basacak mıyız? Ekolojik, demokratik, halkçı, kadın özgürlükçü bir belediyecilik anlayışı için DEM Parti ağacına hep beraber mührü basacak mıyız?
31 Mart’ta DEMli çayımızı içerek zaferimizi kutlayacağız
Cihanbeyli Eş Başkan Adaylarımız Eylül Yaylacı ve Hasan Ateşçi’ye sahip çıkacak mıyız hep beraber? Onları belediyeye taşıyacak mıyız hep beraber? Konya Büyükşehir Eş Başkan Adaylarımız Gülbahar Gündüz ve Bülent Kılıç için hep birlikte çalışacak mıyız? Konya’da bir tarih yazacağız. Konya’ya DEM gelecek devran dönecek. DEM gelecek, DEM’in ağacı Konya’da büyüyecek ve meyve verecek, rengarenk çiçek açacak. Onun için oylarımızı DEM Parti ağacına verelim. Yolumuz açık olsun. 31 Mart’ta DEMli çayımızı içerek zaferimizi kutlamak üzere hoşça kalın, dostça kalın.