TÜM BEL SEN Diyarbakır (Amed) Şubesi Eşbaşkanı Mehmet Candar, görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavında başarılı olan üyelerinin mülakattı geçmeleri için kayyım yönetimi tarafından Büro Memurları Sendikası’na üye olma şartına bağlandığını söyledi.  

 

KESK’e bağlı Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikası (TÜMBEL SEN) Amed Şubesi, üyelerine yönelik baskı ve mobbinge ilişkin basın toplantısı düzenledi. Şube binasında yapılan toplantıda açıklama yapan sendikanın Amed Şubesi Eş başkanı Mehmet Candar, “Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinin mevcut kayyum yönetimi personelin görevde yükselme ve unvan değişikliğini bile liyakate, bilgiye veya tecrübeye değil yandaşlığa göre yapılıyor” dedi. 

Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Sınavı’nın ÖSYM tarafından yapıldığını hatırlatan Candar, yapılan yazılı sınav soncunun 31 Ekim 2023’de açıklandığını yineledi. Yazılı sınavlarda başarı gösterenlerin “sözlü sınava” tabi tutulduklarına dikkati çeken Candar, ancak Aralık ayında yapılan sözlü sınav sonucunun ilan edilmesi beklenirken kayyım yönetimindeki Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinin sonuçları açıklanmadığını ifade etti. Yazılı sınavlarda tüm üyelerinin başarı gösterdiğini kaydeden Candar, başarılı olan üyelerine, belediye üst düzey yöneticileri ve sınav komisyonundaki bazı üyelerce sendikalarından istifa edip hükümete yakın sendikaya üye olmaları durumunda “sözlü sınavdan” geçmiş sayılacaklarını aksi takdirde “başarısız” sayılacaklarının söylendiğini kaydetti. Candar, sözlü sınav sisteminde kayırmacı uygulamalarının bütün kamu kurumlarında yaşandığını ancak yazılı sınavda başarılı olanların “sözlü sınav komisyonunda” olan üyeler tarafından bizzat aranıp “Sözlü sınavdan geçmen için sendikadan istifa et” diyecek kadar alenen şart koşulmasını ilk defa duyduklarını söyledi. 

Üyelerinin başarılı olduğu sınavda liyakat sahibi olduğunu göstermelerine rağmen sendikalarından istifaya zorlanmalarına tepki gösteren Candar, belediye yönetiminin çalışanlarda liyakat, bilgi veya tecrübe değil de asıl olarak şartsız koşulsuz biat etmeyi ve emekçilerin iradesini kırmaya yönelik hukuki olmayan yöntemler olduğunu ifade etti. Candar, “Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinin kayyum yönetiminin yerel seçimlerde Diyarbakır halkının demokratik iradesiyle seçilecek yeni yönetim seçimleri öncesinde belediyenin nitelikli personel boyutuyla da içini boşaltmaya kadrolaşmaya gittiğini göstermektedir. Bununla birlikte aslında sınavı kazanmış yani görevde yükselmeye veya unvan değişikliğini hak etmiş emekçilere sendikal tercihleri nedeniyle bu hakkı vermemek ve bunu bizzat arayarak aleni bir şekilde söylemek kayyum yönetiminin kendisini her türlü kanun ve hukuktan üstün azade gördüğünü göstermektedir” diye belirtti. 

 

Candar, üyelerinin yıllardır kayyım yönetimindeki belediyelerde ayırımcılığa maruz kaldığını ve sendikalarından istifaya zorlandığını vurgulayarak, kendi değerlerine sahip çıkmaya devam edeceklerini dile getirdi. Candar, “Çünkü Diyarbakır halkı gibi belediye emekçileri de bilmektedir ki er ya da geç kayyumlar gidecek halkın demokratik iradesi kazanacaktır ve halkın seçtiği yöneticiler emekçilerin hak ve özgürlüklerine ilişmeyecek tam tersine destek olacaktır” ifadesinde bulundu. (MA)