Türkiye’de döviz kurundaki artış ve kararnameler sebebi ile başlayan ilaç krizi büyüyerek devam ediyor. Hayati önem taşıyan bazı ilaçların Türkiye’ye ihracı durduruldu. Son olarak İsviçre merkezli bir ilaç firması, geçen aylarda ecza depolarına gönderdiği açıklamayla aralarında Türkiye’de muadili bulunmayan epilepsi ilacının da bulunduğu 14 ilacın Türkiye’de satışını sonlandırdığını duyurmuştu.
Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Eczacılar Vakfı Genel Başkanı İhsan Turnalar, Euro kurunun şu an 34 lira olduğunu ancak ilaçta geçerli kurun halen 17,55 TL olduğunu belirterek “İlaçta fiyattan daha çok daha önemli olan ilacın bulunabilirliğidir. Hayati ilaçların büyük bir kısmı şu anda piyasadan yavaş yavaş çekilmekte. İlaç bulunamayınca hayati tehlikeler ortaya çıkıyor. İnsan hayatı söz konusuyken neyin tasarrufundan söz ediyoruz” dedi.
Geçmişte de defalarca dile getirdik Eczacı ilaç saklayamaz ifadelerini kullanan Turnalar, ” Biz, bunun böyle devam edemeyeceğini, ilaç krizinin kapıda olduğunu söylediğimizde yetkili kurumlar sorunun eczacılardan kaynaklandığını iddia etmişlerdi. Tabi şimdi bu krizi yaşayınca sorunun bizden kaynaklanmadığı da anlaşılmış oldu. Ama tabi hasta ve hasta yakınlarıyla birebirde muhatap olanlar bizler olduğumuz için ne yazık ki bunun öfke patlamaları bize yansıyor fiziki şiddete varan olaylar yaşıyoruz. Oysa bakın diyelim ki eczacı kötü niyetli ama buna rağmen ilacı saklayamaz barkod sistemi ile gerekli merciler hangi eczanede hangi ilaçtan kaç kutu var görürler. Yani biz bu bakımdan vatandaşımızın yanındayız ve ilaç krizin en ufak bir sorumlusu değiliz” dedi.
Yüzde 10 KDV düşürülmeli
Turnalar, “Bu meseleden sorumlu olan hükümettir. Hükümetteki yetkili arkadaşlar ilaç üreticileri ve ithalatçıları ile acilen bir araya gelip akılcı bir yol ile bu krizi aşmalıdır. Örneğin ilaçta bugün yüzde 10 KDV alınıyor, bu oranı yüzde 1’e düşürerek firmaları bir nebze rahatlatabiliriz. Türkiye’de ciddi bir ilaç enflasyonuna doğru sürükleniyoruz. Bu iş şakaya veya ötelemeye gelmez. Öte yandan yerli ilaç üretimi içinde gerekli planlamalar, yatırımlar ve teşvikler bir an önce başlamadı. Sağlık alanında bağımsızlığının önemini tarih bize defalarca göstermiştir” dedi. (Haber Merkezi)